Koroner anjiyografi, koroner damarların (kalbi kanlandıran ve besleyen damarların) boyalı bir sıvı verilerek görünür hale getirilmesidir. Basit tanımıyla anjiyo yani anjiyografi, koroner damarların filminin çekilmesi anlamına gelmektedir. Halk arasında “Anjiyo olmak” anjiyo işleminin kişiye uygulanmış olması demektir. Anjiyo Latince “Damar”; grafi de “Resim” demektir. Günümüzde sadece iğne kullanılarak yapılan koroner anjiyografi minimal invaziv denilebilecek, hastanın durumunu çok daha az bozan, ameliyat denilemeyecek bir prosedürdür. Gerektiğinde hayat kurtarıcı bir işlemdir. Kalp krizi, spazmı, kolesterol gibi konular söz konusuysa koroner anjiyografi hayat kurtarıcı olabilmektedir. Anjiyo faydaları çok olan bir işlemdir. Anjiyo sayesinde kalp damarlarında darlık ya da tam tıkanma olup olmadığı saptanır. Koroner anjiyografi, kateter laboratuvarında gerçekleştirilir.
Anjiyo bir tanı yöntemidir. Hangi durumlarda anjiyo yapılacağı ise şöyle sıralanabilir:
– Hastada şiddetli göğüs ağrısı
– Hastada kalp krizi durumu varsa
– Efor testi sonucunun pozitif çıkması sonucunda
– Eko sırasında kalp kasılmalarında düzensizlik olmasıyla
– Kalp kapak hastalığının olmasıyla
– Kalp ameliyatı dışında diyabet hastası olup önemli bir ameliyat geçirilmesi söz konusuysa
– Bypass olanları kontrol etmek amacıyla
– Stent takılan ya da balon tedavisi uygulananlarda kontrol etmek amacıyla
Kısaca kalbi besleyen damar hastalığı, kalp kapak hastalığı veya kalp ana damarının hastalığının tanısını koymada, kalp kası işlevini değerlendirmede ve bunlara bağlı olarak ileri tedavi yöntemlerini belirlemek amacıyla anjiyo yapılmaktadır. Damar tıkanıklığı anjiyo ile belirlenebilmektedir.
Anjiyo nasıl yapılır? Koroner anjiyografi nasıl yapılır?
Koroner anjiyografide, kalp damarlarına ulaşmak için çoğunlukla sağ veya sol bilek atardamarı (radial arter) ya da sağ veya sol kasık atardamarı kullanılır. Girilecek yer iğne ile uyuşturulur ve damar içine ince bir iğne ile girilir ve damara daha sonra çıkarılmak üzere bir plastik kılıf yerleştirilir. Bu işlem sırasında hasta bazen hafif bir sızı duyabilir. Hastanın tüm işlem süresi boyunca duyduğu sıkıntı budur. Bundan sonraki süreçte hasta herhangi bir şey hissetmez. Daha sonra, adına kateter denilen yaklaşık 2 mm çapında içi boş borucuklar (kateter) (üstteki resim), plastik kılıf yolu ile kalbin damarlarının ağızlarına yerleştirilir ve bu borucuklardan, damarları röntgen altında görünür hale getiren özel bir madde (kontrast madde) verilir ve değişik açılardan damarların görüntüleri alınır.
İşlem ortalama 15-30 dakika sürer. İşlemden sonra damara yerleştirilen plastik kılıf çıkarılır ve buradan kanama olmaması için 4-6 saat süreyle bu bölgeye bir baskı uygulanır. İşlem kasıktan yapıldıysa kasığına baskı uygulanacağından, hastanın bu süre içinde yatakta yatması gerekir. Bilekten yapıldıysa yatması gerekmez.